Dört fiyakalı
cümleyi bir araya getirince şiir sandık ve pek bir fiyakalı durdu bizim aşkımız
uzaktan. Oysa anlaşılması en zor adamlara bile, kendi boktan şiirlerini
giydirip sahte bir kimlik yüklemişti bu halk. Boktan şiirleri, fiyakalı
adamlara ait sanıp en boktan olanı sanat ilan ettik. Bu ülkenin en iyi sinema
filmlerini çok az kişi izledi sevgilim. Ve tabi, senin de güzelliğini kimse
farketmedi. İşte bu yüzdendi biraz da bu yüzden olan.
Depresyona girmiş kadınların kafa karışıklığına dalıp birkaç sevgiliyi edindik tecrübe. Bu da yetmezdi elbet. Ergenlik sendromlarını kullanarak ilerleyen bir edebiyata hakim oluyorduk giderek. Düşünceler bile edineceğimiz faydalar için metalaşmıştı. Her şey boktanlaşıyor sevgilim, bir sen kaldın sanki bardağın dolu tarafını temsilen. İşte bu yüzden biraz da bu yüzden olan.
Sence marijuana içen bir maymunun evrimi nasıl olur? Tanrı bu zıkkımı kaçıncı gün yarattı da dünya bu kadar dengesizleşti? Tanrı yarattığını sadece izlemiş midir yoksa bakmış mıdır bazı şeylerin tadına? Tanrı bence bad trip’e bağlamış sevgilim, yoksa imkansız böyle bir dünya yaratmaz. Çırpınıyor şuanda, yüzü bembeyaz, ölmekten korkuyor. Öldürüyor da bazıları tanrıları ama bir önemi yok şuan bunların. Allah katında zaman neden yavaş sanıyorsun? İşte biraz da bu yüzden, akıp gidiyor zaman ellerimden. Malesef tanrısal bir kafa yaşayamıyoruz. Sen hiç kendini tanrı sanan bir adam gördün mü? Ben gördüm. Marijuana içen bir maymunun evriminden olsa olsa tanrı olur bence. Aslında bu yüzden biraz da, bütün bu olan biten.
Bilim adamları yavaş yavaş evrenin varoluşunun tesadüften ibaret olduğunu kanıtlarken, karşılaştığımız bütün tesadüfleri ilahi bir olay gibi karşılıyorduk. Oysa kural buydu sevdiğim. Kural, tesadüfen sevmekti seni. Ne kadar gerizekalı olduğumuzu düşünebiliyor musun? Maymunun tekinin geçirdiği bad trip yüzünden geldik bu hale. Tanrıya güzel müzikler çalmalıyız, ney üfleyelim bu gece. Sana baktığımda kulağımda güzel bir müzik çalıyordu, acaba bakmış mıdır tanrı senin tadına? Ah, o zaman bu yüzden mi bütün olanlar?
Depresyona girmiş kadınların kafa karışıklığına dalıp birkaç sevgiliyi edindik tecrübe. Bu da yetmezdi elbet. Ergenlik sendromlarını kullanarak ilerleyen bir edebiyata hakim oluyorduk giderek. Düşünceler bile edineceğimiz faydalar için metalaşmıştı. Her şey boktanlaşıyor sevgilim, bir sen kaldın sanki bardağın dolu tarafını temsilen. İşte bu yüzden biraz da bu yüzden olan.
Sence marijuana içen bir maymunun evrimi nasıl olur? Tanrı bu zıkkımı kaçıncı gün yarattı da dünya bu kadar dengesizleşti? Tanrı yarattığını sadece izlemiş midir yoksa bakmış mıdır bazı şeylerin tadına? Tanrı bence bad trip’e bağlamış sevgilim, yoksa imkansız böyle bir dünya yaratmaz. Çırpınıyor şuanda, yüzü bembeyaz, ölmekten korkuyor. Öldürüyor da bazıları tanrıları ama bir önemi yok şuan bunların. Allah katında zaman neden yavaş sanıyorsun? İşte biraz da bu yüzden, akıp gidiyor zaman ellerimden. Malesef tanrısal bir kafa yaşayamıyoruz. Sen hiç kendini tanrı sanan bir adam gördün mü? Ben gördüm. Marijuana içen bir maymunun evriminden olsa olsa tanrı olur bence. Aslında bu yüzden biraz da, bütün bu olan biten.
Bilim adamları yavaş yavaş evrenin varoluşunun tesadüften ibaret olduğunu kanıtlarken, karşılaştığımız bütün tesadüfleri ilahi bir olay gibi karşılıyorduk. Oysa kural buydu sevdiğim. Kural, tesadüfen sevmekti seni. Ne kadar gerizekalı olduğumuzu düşünebiliyor musun? Maymunun tekinin geçirdiği bad trip yüzünden geldik bu hale. Tanrıya güzel müzikler çalmalıyız, ney üfleyelim bu gece. Sana baktığımda kulağımda güzel bir müzik çalıyordu, acaba bakmış mıdır tanrı senin tadına? Ah, o zaman bu yüzden mi bütün olanlar?
Cemal Süreya’dan
değilim bugünlerde, Afrikaya da dahil değilim. Bugünlerde her şeyi kendime
bağlıyorum, iyi mi. Ama nasıl oluyorsa, içimde senden bir şeyler buluyorum. Bu
kör olasıca tanrı da nereden çıktı? Ça m’est egal sevgilim ça m’est egal. Bırakalım,
olsun olan. İşte bu yüzden de değil, kaderden de değil. Sadece olduğu için,
bütün olan.
0 yorum:
Yorum Gönder